
BORSA VE YATIRIMCISI
Eski bir borsacı olarak yüzlerce borsa yatırımcısı ile çalıştım. Hem profesyonel yatırımcıların hem de borsaya yeni girenlerin dikkat etmeleri gereken davranış kurallarını, örnekler üzerinden deneyimledim. Aşağıdaki tavsiyelerim tamamen bu deneyimlerime dayanmaktadır. Borsaya yeni giren yatırımcıların dikkat etmeleri gereken hususları burada özetlemeye çalıştım.
1- Öncelikle, yatırımcılar kendi karakter özelliklerinin borsada alım ve satıma uygun olup olmadığını analiz etmelidir. Örneğin, çok aceleci ve sürekli fikir değiştirme eğiliminde olan kişiler, her hisse değişiminde aracı kurumlara komisyon ödemek zorunda kalırlar. Ayrıca, aldıkları hissenin olgunlaşmasını beklememek, portföylerinin verimliliğini düşürür. Hırslarına yenik düşen yatırımcılar, hırslarını kontrol edemediklerinde borsada zarar etme olasılığıyla karşı karşıya kalırlar. Borsada duygusal kararlar büyük kayıplara yol açabilir. Paniğe kapılmadan, soğukkanlı ve stratejik bir şekilde hareket etmek önemlidir.
2- Borsaya para yatırmak isteyen kişiler, aracı kurum seçimini iyi yapmalıdır. Bankaların aracı kurumları, küçük tasarruf sahiplerine de hesap açabilmekte ve sermaye yeterliliği sağlamaktadır. Bu nedenle, güvenilir bir seçenek olarak değerlendirilebilirler.
3- Hesap açtıkları aracı kurumda, müşteri temsilcisinin piyasa ile ilgili bilgiyi yazılı veya sözlü olarak müşteriye aktarması önemlidir. Ayrıca, hisse senedi tavsiyelerinde de bulunabilir. Ancak yatırımcı, “Neden bu şirket?” diye sorgulamalıdır. Aracı kurumların araştırma servisleri, şirketlerin mali durum analizi gibi bilgileri sağlar. Bu nedenle, yatırımcı bir şirketin hissesini seçerken neden bu hisseyi aldığını bilmelidir. Eğer aracı kurum bu tür bir hizmet sunmuyorsa ve siz de finansal analiz yapmayı bilmiyorsanız, açıklanan verilere göre en çok vergi veren, kârlı ilk 20 büyük Türk şirketinden bazılarını tercih edebilirsiniz. Bu şirketler ülke ekonomisine büyük katkı sağlarken yatırımcılarına da yüksek temettü verimi sunar. Unutmayalım ki kârlı olan her şirket, yıl içinde düzenlediği genel kurul toplantılarında hissedarlarına dağıtılacak temettü oranlarını açıklar. Bu sayede, yatırımcı sahip olduğu hisse adedine göre kâr payı elde eder, bu da hisse senedinin verimliliğini artırır. Ayrıca, farklı sektörlere yatırım yaparak portföyde çeşitlilik sağlamak da önemlidir.
4-Hisse senetlerinin işlem hacmi önemlidir. Yüksek işlem hacmi olanları tercih etmelisiniz. Borsada alım yapan kurumları da takip etmekte fayda vardır. Yabancı alışları veya spekülatörlerin alış ve satışları hisse fiyatının çıkışında veya düşüşünde etkili olur. Bazen şirket ortakları da büyük miktarda hisse satarlar. Bu durum da hisse fiyatı düşer. Bu nedenle alıcı ve satıcın kim olduğu önemlidir. Araştırılmalıdır.
5- Piyasa yapıcılar, teknik analizi sıkça kullanır. Eğer teknik analiz bilmiyorsanız, müşteri temsilcinize danışarak hissenin destek ve direnç noktalarını öğrenebilirsiniz. Bu, özellikle kısa vadeli al-sat yapıyorsanız önemlidir. Teknik analiz, geçmiş verilere dayanarak hissenin hangi fiyat seviyelerinde düşüş veya yükseliş yaşadığını gösterir ve gelecekteki fiyat beklentisini tahmin eder. Ancak amatör bir yatırımcıysanız ve uzun vadeli bir alım düşünüyorsanız, teknik analizde düşüş sinyali görüp erkenden satmanız veya fiyat yükselmeye devam ediyorsa yeniden alım yapmanız psikolojik olarak zorlayıcı olabilir. Bu nedenle, teknik analiz bilmiyorsanız, öğrenmeye çalışmalısınız veya uzun vadeli alımları tercih etmelisiniz. Borsa, kısa vadeli kazanç peşinde koşmak yerine uzun vadede değer kazanacak yatırımlar için daha uygundur. Uzun vadeli düşünmek, ani dalgalanmalarda paniklemeden sakin kalmanıza yardımcı olur.
6- Borsanın geçmiş performansına baktığınızda, uzun vadede dolar bazında da kazandırdığını görebilirsiniz. Bu nedenle, borsayı diğer yatırım araçlarıyla kıyaslamak için endeksi dolar bazında değerlendirmeniz yararlı olur.
7- Boşta olan, yani gerekli olmayan paranızın başlangıçta en fazla yüzde 25’i ile, şartlar uygunsa borsaya yatırım yapabilirsiniz. Yatırım yaparken temel analiz öğrenerek şirketin finansal yapısına, ortaklarına, gelecekte yönetimi devralacak jenerasyona, kurumsal yapısına, rakipleri arasındaki konumuna, ihracat potansiyeline, borçlanma yapısına ve yaşına bakmalısınız. Ülkenin ekonomik durumu iyiyse ve bu şirketi alternatif yatırım araçlarıyla kıyasladığınızda avantajlı görüyorsanız, alım yapabilirsiniz. Hisse senedi seçiminde temel analiz (mali analiz) birinci derecede önemlidir.
8- Üçüncü şahıslar tarafından dışarıdan size tavsiye edilen hisselere temkinli yaklaşmalı ve aracı kurumlarda çalışan uzmanlara danışarak alım kararı vermelisiniz.
9-Piyasaya yeni giren şirketler genelde borçlu şirketler oluyor. Hisse satarak fon sağlamak istiyorlar. Eğer bu girişim, yatırım yapmak amacını taşıyorsa evet ama para şahısların cebine giriyorsa hayır demeli ve ayrıca şirketin projelendirdiği yatırımının da sağlıklı bir geri dönüşümü olup olmayacağına dikkat etmeli veya sorgulamalısınız
10- Önemli olan ülke ekonomisinin durumu, geleceği ve dünya borsalarında neler olup bittiğidir. Faizler çok yüksekken borsadan para mevduata kaçar. Faizler düşerse para borsaya gelir ve bu sefer kur yükselebilir. O yüzden borsayı da dolar bazında takip etmek gerekir.
11- Trend, yatırım kararlarında önemli bir faktördür. Yukarı doğru bir trendin içinde olmak için geç kalmamalısınız. Bir trendin yükselmesinin arkasında mutlaka belirli nedenler vardır. Hisse senetlerinin değerlerinin mevduat ve tahvil faizlerine göre düşük kalması, ülkenin ekonomik gidişatının olumlu olması, siyasi otoritelerin borsa lehine kararlar alması ve yabancı yatırımcıların borsaya girmesi gibi faktörler, yukarı yönlü bir trendin oluşmasına yol açabilir.
12- Düşüşler genellikle iki şekilde gerçekleşir. Birincisi, borsa endeksinin kar realizasyonu nedeniyle düşmesidir. Ancak bu tür bir düşüş, teknik destek seviyelerinden geri döner çünkü satanlar sattıkları hisseyi yerine koyar. Diğer düşüş ise bir trend oluşturuyorsa, yani uzun süreli bir düşüşse, bu durum genellikle ülke ekonomik kararları, ülkenin risk priminin (CDS) yükselmesi veya dünyadan, özellikle ABD ve Asya borsalarından gelen olumsuz haberlerle bağlantılıdır ve Türk borsasını da olumsuz etkiler. Böyle bir durumda, ya trendin içinde kalarak satıp piyasa beklentilerinin pozitife dönmesini bekler, ya da satın aldığınız şirketin gücüne inanıyorsanız ve hisse maliyetiniz düşükse, beklemeyi tercih edebilirsiniz. Çünkü al-sat yapmak amatör yatırımcılar için zor olabilir. Ancak borsa konusunda deneyim kazandıkça, savaş, ekonomik kriz veya borsa aleyhine çıkan negatif haberler (örneğin borsa karının vergilendirilmesi gibi) olmadığı sürece, sattığınız hisseyi daha düşük bir fiyattan alıp karlı bir şekilde yerine koymak mümkündür.
13- Düşüşlerde maliyet düşürmeyi hedeflerken tüm paranızı borsaya yatırmayın. Düşüş devam edebilir ve her yeni yatırım yapılan para borsa tarafından “yutulabilir.” Bu yüzden işlem hacmini dikkate alarak, kurumsal alışlar ve yabancı yatırımcı alımları varsa, siz de alım yapabilirsiniz.
14- Borsada spekülatörler olduğu gibi, manipülasyon yapanlar da vardır. Bu manipülatörler, hisse fiyatını yükseltmek amacıyla çeşitli hikayeler ve beklentiler yayıp yatırımcıları bu hisselere yönlendirir, ardından başka kurumlardan satış yaparak fiyatı düşürürler. Ayrıca, günümüzde algoritmaların hakimiyetinde bir borsa bulunuyor ve yapay zekayı kullananlar da borsayı manipüle edebilmektedir. Bu nedenle, yüksek işlem hacmine sahip ve iyi bilançolara sahip şirketlerde kalarak güvende olmak daha sağlıklıdır.
15- Kredili işlem kesinlikle yapmayın. Portföyünüzdeki varlıkların tamamını kaybetme riskiniz vardır.
16- Açığa satış ve kaldıraçlı işlemler kumara yakın işlemler olup, kesinlikle tavsiye etmem. Borçlanarak yatırım yapmak, kayıplarınızın büyümesine yol açabilir. Piyasa dinamiklerini, ekonomik gelişmeleri ve yatırımlarınızın performansını sürekli takip etmelisiniz. Değişen şartlara göre portföyünüzü güncelleyin. Sonuç olarak, tüm yatırımlar için varlığı korumak çok önemlidir. Az kazanın, ancak sizi üzecek ve başarısızlığa yol açacak risklerden kaçının.
Unutmayın, borsada beklentiler satın alınır, gerçekler ise satılır.
On yıl önce, genç borsacılara ve kadınlara hisse senedi tavsiyemi şu şekilde projelendirmiştim: Her ay küçük miktarlarda hisse alıp nominal olarak birikim yapın. Tıpkı altın biriktirir gibi. Bu yöntemle, borsanın çıkmasını değil, düşmesini bekleyen bir yatırımcı profili oluşacaktır. Eğer bu yöntem küçük tasarruf sahipleri tarafından uygulanırsa, sermaye piyasasının gelişimi için hem gerekli hem de faydalıdır. Böylece, borsa düşerken her seferinde daha düşük fiyatla alım yapan ve maliyetini düşüren mutlu bir yatırımcı kitlesi oluşacaktır. Bu kitlenin üyeleri, başlangıçta hedefledikleri nominal miktara ulaşana kadar borsanın yükselmesini değil, düşmesini isteyeceklerdir. Bu sisteme göre, 5-10 yıllık bir projeksiyon yaparak hedefinizi belirleyin. Örneğin, çocuklarınızın üniversite eğitimi için yaptığınız birikim bu metotla gerçekleşebilir. Hisse senetlerinizi bu süreç içinde arsa gibi düşünün, tapu edin. Bu metodu uygularken sıkılmadığınız sürece zaman içinde başarılı ve karlı bir birikim yapabilirsiniz. O zaman size borsacı değil, borsa yatırımcısı diyebiliriz.